Luce Farreline Dionysos'un Çocuğu
Mesaj Sayısı : 42 Kayıt tarihi : 30/06/10
| Konu: Hırsız Var C.tesi Tem. 17, 2010 12:16 am | |
| Hırsız Var. Luce birkaç arkadaşıyla yüzmeye karar verir. Bu durumda çok sevdiği içki matarasını geride bırakmak zorunda kalmıştır. Alkole saplantılı Luce için suda geçen zaman eğlenceli geçse de aklı matarasında kalmıştır. Geri döndüğünde kıyafetlerinin yanında matarasını bulamayınca yakındaki en olası şüpheliyi, Hermes'in kızı Rheme'i sorgulamaya karar verir. Katılanlar; Luce Farreline & Rheme Lyke
---------- Pekala, başlarda riski göz ardı etmiş olduğunu kabul ediyordu. Konu gelecek riskleri düşünmek olunca her şey gibi bunu da göz ardı ediyordu. Ama şimdi bir nevi düşüncesizliğinden dolayı pişmanlık duyuyordu içinde bir yerde. Dizleri ve elleri kızgın kuma gömülmüş, eşeliyordu kıyafetlerini az önce alıp giydiği yeri. Sanki gümüş matarasını oradan bulabilecekmiş gibi hareketi kesmemişti. Gerçi orada olmadığını biliyordu, dakikalarca kumu aramıştı bulmak için. Yoktu. Birkaç saat önce pantolon cebine sıkıştırılmış matarası yoktu işte. Luce hışımla kumu savurdu pes edince. Gözleri kararmış, etrafa ürkütücü bir açlıkla bakıyordu. Öğleden sonra buraya geldiği zamanı düşündü. Dört kişi kıyafetleri atıp suda deve güreşi yapmış, ıslak havlularla savaşmış ve diğerleri birkaç kız öğrenciye laf atarken Luce bir kaya tepesine tüneyip sigarasını tüttürmüştü. Luce tuzlu su ve nikotin tadındaki dudaklarını yalayıp ayağa kalktı ve tökezleyerek taş kenarlarını turlamaya başladı. O matara bir nevi Luce'un her şeyiydi. Şimdi dili damağı kurumuş bir bedevi gibi hissediyordu. Kaç saattir alkol almamıştı, sarhoş olamasa da içmeyi seviyordu, içmeye ihtiyacı vardı, içmezse kuruyup gidebilirdi bile. Luce artık matarasının biri tarafından çalındığına emindi. Ne kanıtı vardı ne de direktifi ama öyle olmalıydı! Etrafına bakındı yeniden, bu sefer insan bulmak umuduyla. Tabii ya, Rheme! Zaten Hermes'in kızıydı, bu bile iyi bir hırsız olduğuna işaretti. Luce dişlerini gıcırdatıp çıplak ayak kumda bata çıka büyük bir taşın üzerinde oturan Rheme'in yanına ilerledi. "Rheme, selam. Bugün herhangi bir şey arakladın mı?" Damdan düşer gibi aceleyle söylemişti bunları, yüzünde bir şaşkınlık yakaladığını düşündüğünde elini taşa koyup dayandı. "Gümüş bir matara gibi? Benim mataram gibi?" Suçlayıcı ifadesiyle Rheme'e bakıyordu, oysa onun suçlu olup olmadığını bile bilmiyordu. Sadece kaybı yüzünden öfkeliydi, bu durumda Zeus'u bile suçlayabilirdi.Out: Matarayı çalıp çalmamak sana kalmış, ona göre yazarsın (: | |
|